Türkiye-İngiltere iş birliği yeni fırsatlar doğurabilir

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın uzay çalışmalarında İngiltere ile ortaklığa işaret etmesi yeni bir dönem başlatabilir. Uzmanlar, iki ülkenin uzay ve savunma sanayiinde birlikteliğinin ‘kalıcı-sürdürülebilir’ olması gerektiği görüşünde.

Türkiye, son dönemlerde farklı alanlarda stratejik ortaklıklara yönelik adımlar atarken, Avrupa Birliği’nden ayrılan İngiltere bu sürecin önemli ülkelerinden biri olarak öne çıkıyor.

Yakın zaman önce imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması, yerli-milli savunma sanayii ürünlerinin kimileri için düşünülen ortaklık modeli gibi konular masadayken, bu kez ülkemizin uzay çalışmaları için de işaret edilen adreslerden biri Londra oldu. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank “Uzay ve havacılık sanayiimizi güçlendirecek, uzaya bağımsız erişim sağlayacak tesis ve teknolojileri Birleşik Krallık ile geliştirebiliriz” dedi.

Türkiye ve Birleşik Krallık arasında serbest ticaret anlaşması geçtiğimiz aylarda imzalanmıştı.
[Türkiye ve Birleşik Krallık arasında serbest ticaret anlaşması geçtiğimiz aylarda imzalanmıştı.]

İki alandaki eksiklerimizi hızla kapatmalıyız

Peki Türkiye ile Birleşik Krallık arasında gelişen süreç yeni bir modeli beraberinde getirebilir mi? Daha önemlisi bu birliktelik Ankara’yı hedeflerine daha hızlı ulaştırabilecek mi?

TRT Haber, Savunma Politikaları Uzmanı Arda Mevlütoğlu’na bu soruları yönelttiğinde, Mevlütoğlu öncelikle mevcut durumun iyi analiz edilmesi gerektiği görüşünü paylaşıyor…

Mevlütoğlu, Türkiye’nin uzay ve havacılık konusunda bugüne kadar belirlemiş olduğu iddialı hedeflere ulaşabilmesi için iki alanda eksikliklerini süratle kapatması gerektiği görüşünde… “Bunlardan birincisi ve en önemli olanı deneyimli insan kaynağı” diyen Mevlütoğlu, “İkincisi ise çeşitli alt sistem, bileşen ve teknolojilerde tedarik zincirinin oluşturulması” bilgisini paylaşıyor.

Arda Mevlütoğlu’na göre İngiltere ile iş birliği hem Milli Uzay Programı kapsamında duyurulan projeler hem de genel olarak havacılık-uzay sektöründe bu açıkları kapatmak için bir fırsat sunabilir. Ancak Ankara’nın bir hususta dikkatli olması gerektiğine dikkat çeken Mevlütoğlu, “Bu noktada hedeflere çabuk ulaşmaktan ziyade, bu iş birliğinden ülkemizin kalıcı ve sürdürülebilir faydalar elde etmesine odaklanılması gerekir” fikrini savunuyor.

Savunma Politikaları Uzmanı Arda Mevlütoğlu.
[Savunma Politikaları Uzmanı Arda Mevlütoğlu.]

AB’den ayrılmış bir İngiltere yeni fırsatlar sağlayabilir

Savunma Politikaları Analisti Turan Oğuz’a özellikle Milli Muharip Uçak (MMU) projesi başta olmak üzere savunma sanayiindeki kimi ortaklıkların muhtemel yol haritasını soruyoruz:

“İngiltere’nin Brexit sürecinden sonra dış ticaret ve sanayi-teknoloji iş birlikleri bakımından farklı arayışlara girmesi, iş birliklerinin sayısını ve derinliğini artırmaya odaklanması gündemde. Bu da Türkiye için stratejik, diplomatik yansımaları da olabilecek bir fırsat doğurabilir.

Uzun vadeli ortaklıkların, özellikle savunma, havacılık ve uzay sektörlerinde kurulması ve sürdürülmesi kolay değil. Ortak çalışma kültürü, karşılıklı güven ve fayda esaslarının güçlü şekilde oturtulması gerekir. Bu kaidelere riayet edildiği takdirde ikili iş birliğinin hızla gelişip yaygınlaşması mümkün.”

Türkiye, Milli Muharip Uçak'ın tasarım sürecinde İngiltere ile iş birliği içinde.
[Türkiye, Milli Muharip Uçak’ın tasarım sürecinde İngiltere ile iş birliği içinde.]

Motor ve güç sistemleri en önemli başlıklar

Türkiye’nin önümüzdeki dönemde savunma-havacılık sanayiinde ana gündeminin alt sistemler, bileşenler ve teknolojiler olacağına işaret eden Mevlütoğlu, bu kapsamda kamuoyunun da gündemindeki en önemli konulardan biri motor ve güç sistemleri olduğunu hatırlattı.

Sensör, güç grubu, yazılım, malzeme ve otonom teknolojiler gibi alanlarda ortaklıkların artmasının mümkün olabileceğine işaret eden Arda Mevlütoğlu, öte yandan askeri iş birliği kapsamında eğitim, tatbikat, istihbarat paylaşımı gibi diğer alanlarda da birlikte hareket etme yaklaşımının artmasının muhtemel olduğunu söyledi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer

IRAK VE SURİYE’DE ÇALINAN AMERİKAN SİLAHLARI NEREDE?

The Intercept’in haberine göre 2017 yılından bu yana ABD’nin Irak ve Suriye’de bulunan askeri üslerinden sistematik olarak silahlar çalınıyor ve ABD bu konuda hiçbir güvenlik önlemi almıyor. Ulaşılan soruşturma belgelerine göre 2020 ile 2022 yılları arasında Irak ve Suriye’deki ABD birliklerinden çalınan yüz binlerce dolarlık askeri teçhizatın ardından, 2023 yılının başında da Irak’ta güdümlü füze […]

Fırat’ın doğusunda yeni alev: Aşiretler

Suriye’nin kuzeydoğusunda bulunan Deyrezzor kenti tamamen Arap nüfusludur. Bu şehirde 30’dan fazla aşiret ve 200 kadar aile bulunuyor. Şehrin yönetimi Fırat nehrinin ayırdığı sınırlarla belirlenmiştir. Nehrin doğusu PKK terör örgütünde, batısı ise Esad rejimi ve müttefiklerinin kontrolündedir. Terör örgütü PKK, Deyrezzor şehrini askeri bakımdan kontrol etmek için Deyrezzor Askeri Meclisini kurdu. Bu meclisin başına da […]